Hüzün dolu bir yıl geçirdik. Hepimizin yol göstereni bir ilim adamı, bir fikir adamı olan biricik Hocamız Haydar Başı’ı kaybettik. İçinde bulunduğumuz bir illetten, bir virüsten ötürü çoğumuz O’nun cenazesine bile gidemedik, acımızı birlikte yaşayamadık. Günler geçtikçe özlemimiz arttı, arttı ve arttı- Acımız desek gönlümüzde bir yerlerde izi kaldı. Bizler dünyadan öylesine soğumuştuk ki tabiri caizse hayal kuramayacak bir duruma gelmiştik. Aylarımız geçti böylece, tam altı ay. Peki, sonra ne oldu? 18 Ekim 2020. İşte o büyük gün, işte o eşsiz gün geldi- Evet, eşsiz gün. Neden mi eşsiz? Çünkü Haydar Hocasız ama anlatılamayacak bir şekilde Haydar Hocalı bir gün. Çünkü hem mutluluğun hem de hüznün doruklarda yaşandığı bir gün. Çünkü uzun bir aradan sonra birliğin, beraberliğin…
Devamı: http://http://www.yenimesaj.com.tr/fatima-zehra-kilic-iyi-ki-H1359537.htm