26 Eylül Dil Bayramı’nı sessiz sedasız uğurladık. 88’inci gelişiydi bu- Sessiz geldi, sessiz gidiverdi. Ünlü şairimiz Fazıl Hüsnü Dağlarca, “Türkçem benim dil bayrağım!” demişti. Haklıydı-Dil, milli varlığı besleyen en büyük damarlardandır. Ulus dediğimiz en gelişmiş insan topluluğunun oluşmasında dil en önemli bir unsurdur. Dil, milli yapıyı oluşturan, sağlamlaştıran başlıca etkendir, ortak bağdır. Sözün burasında “Yeni Osmanlı” düşleri kuran takıma bir hatırlatmada bulunalım: Osmanlıca; Arapça ve Farsçanın etkisi ile milli bir dil olmaktan uzak kalmıştı. Halkın büyük çoğunluğunun konuştuğu dil ile aydınların konuştuğu dil arasında uçurumlar vardı. Aydınların, halktan ayrılması; saray dili-halk dili bölünmesine yol açmıştı. Dil birliğinden yoksun kalan bir ülkenin…
Devamı: http://http://www.yenimesaj.com.tr/dilde-bagimsizlik-H1355406.htm