Hasret, vuslat ve zikrullah (2)

“O’na vuslat gayesiyle Allah’ı seven insanın ubudiyette ısrarı, böyle bir gayeye kendini matuf kılmanın ısrarı, işte bu ayrılıktaki hasreti duymaktan kaynaklanıyor. Bu hasreti ne kadar şiddetli duyarsa, Allah’ı o derece arar, o derece kıymetlendirir. Ama az duyarsa hayatında hiçbir yer bile vermez. Bu hasretin içinde bir lezzet vardır. Öyle bir hasret ki, insanın gönül âlemini yıkan, dağlayan bir hasret… Bu hasret aslında insanı bedbin etmez, aksine huzur verir. Bu cümleden olarak der ki Fuzuli: “Kılma derman ki, zehrim senin dermanındır.” Yani, beni iyi etme, bu sevda hastalığı bana öyle bir lezzet, öyle bir kudret, öyle bir kuvvettir ki, şayet beni bu hastalıktan kurtarmak istersen, Senin bu hastalıktan beni kurtarmak için yaptığın tedavi, asıl zehirin olur. Niye? Bu ha…

 

Devamı:  http://http://www.yenimesaj.com.tr/hasret-vuslat-ve-zikrullah-2-H1364094.htm

Benzer yazılar