Vâris olmak mirasçı olmaktır. Bazen babadan oğula, bazen anneden çocuklarına, bazen de uzak bir akrabadan insan mirasçı olabilir. Altmışlı yıllardaki eski Türk filmlerindeki en tatlı senaryolardan biri de, ismi dahi bilinmeyen Mısır’daki akrabasından miras kalan fabrikalar, tarlalar, evler, dükkânlarla bir anda zengin olan, fakir başrol oyuncusu genç aklıma gelir. Vâris olmak yalnız kan bağı ile olmaz, bazı mal sahipleri istedikleri kişilere hukukun belirlediği oranda miras bırakarak, vâris yapabilirler. Vâris, “ölünün malını mülk edinmeye hak kazanan kimse” olarak ıstılahî manada kullanılmıştır. Vârisi anlatmak için isterseniz bir örnek verelim. Denilir ki; Yakup’un (a.s) soyundan gelen Zekeriya (a.s.) kendisinden sonra Peygamberliğin kesileceğinden, biteceğinden korktuğu …
Devamı: http://http://www.yenimesaj.com.tr/varis-ne-demek-H1364091.htm