Bilgi üretim merkezleri, ürettikleri bilginin aynen kopyalanmasını ve aynen aktarılmasını da şart koşuyorlar. Bu işlere kafa yoran, hal ve istikbale dair zihni faaliyette bulunan insaf sahibi herkes kabul ediyor ki bizim üniversitelerimiz, Batı’dakilerin, özellikle de Amerika’daki üniversitelerin birer şubesi olarak çalışmaktadırlar. Her biri birer nakliyeci durumundadırlar. Tarlaya, bahçeye yanaşan TIR, orada mevcut olan sebze ve meyveyi yükleyip istenilen vilayete nakletmek zorunda olduğu gibi, bilgi üretim merkezleri olan üniversitelerin şubeleri konumundaki bizdeki kurumlar da o bilgileri aynen nakletmek durumundadırlar. Nakliyeci konumundaki üniversitelerimiz, naklettikleri bilginin doğruluğu ve yanlışlığı ile, faydalı ya da zararlı olması ile asla ilgilenmez, ilgil…
Devamı: http://http://www.yenimesaj.com.tr/bilgi-despotizminin-boyutlari-H1327970.htm