Her kapitalist ülkede olduğu gibi Türkiye’de de; Devlet senyoraj (para basma) hakkını kullanmıyor; Borca dayalı bir finans sistemi uygulanıyor; “El”in parasıyla “ihracat odaklı” yani “el”in tüketimine dayalı bir anlayış benimseniyor; Yine “el”in getireceği döviz üzerine bina edilen “turizm”e odaklanılıyor. Bu temelden yanlış anlayış doğal olarak finansal bağımlılığı, borç batağını, cari açıklı, dış açıklı, bütçe açıklı sömürülen bir ekonomik yapıyı beraberinde getiriyor. Kim sömürüyor? Elbette ki kimden borç alıyorsak, kimin parası gelsin diye bütün alınterimizi heba ediyorsak o… “El”in atına binen tez iner, der atalarımız, çok doğru… Türkiye’nin hali de tam anlamıyla bu şekilde… Prof. Dr. Haydar Baş’ın ifade ettiği gibi, “kendi paramızı basmıyo…
Devamı: http://http://www.yenimesaj.com.tr/elin-parasiyla-ekonomi-donmez-H1343406.htm